GREVE UÇUŞ YASAĞI

Ne münasebet yaa! Atilay Başkanın apron kartını iptal edildiğini, THY deki işim gereği gittiğim DHMI deki dostlarımdan öğrendim arkadaşlar... kendine "vah vah..vs" nickname i seçen arkadaş, Atilay Bey daha Cuma günü G.Müd. binasındaydı. Siz başka bir alemdemisiniz? Yarında diğer yöneticiler gelicek haber verdiler, buyrun temsilci odasına dinlemek isterseniz tabii. Bir kaç yürekli çalışanda olsak, 23 Mayıs da, Genel M.çalışanları olarak aşağıda-kitlenin yanında olucaz. Sevgiler!

VAH VAH VAH.. BAŞKAN İŞÇİLERİYLE GÖRÜŞEMİYORMUŞMUŞ... GENEL MÜDÜRLÜĞE GİRİŞTE APRON KARTI MI İSTİYORLAR DA MI GELEMİYOR??? HEPSİ PALAVRA... TIPKI BİR ZAMANLAR İŞTEN ATILAN İŞÇİLER İÇİN KENDİMİ DİKMEYE BAĞLAYACAĞIM DEMESİ GİBİ!!!!!

Bence şimdi bunları bırakıp, Meclise verilen "grev yasağına" bakmak gerek. Bunları konuşacak yer de, zaman da gelecek..!

Ya merak ediyor insan. Birisi çıkıp Bahadır kaptanı suçlarken, hepimiz aynı gemideyiz diye laf edebiliyor. Peki bu 'meslekdaşı' neden kimseler tanıyamadı? Sözde sendika tüzelliğini korumak adına Sn.Bahadır kaptana sahip çıkmayanların uydurduğu kocaman bir yalanı utanmadan tekrar etmek ne çirkin. Bir mayıs işçi bayramını mesai parası için terkedecek kadar çıkarcı davrananların gemiyi nereye sürüklediklerini üzülerek izliyoruz! Onurlu insanlara saygı duyamayacak kadar zor durumda olanlarla aynı gemide olmak bir o kadar da kötü işte.

“Kanunda bir hakkın ‘iyi niyetle kullanımı ilkesi’ vardır. Bir hakkın kötü niyetle kullanıldığı kanaatine varılırsa, bu hak, hak olmaktan çıkar. İşveren pilotlar hakkında dava açarsa hakim o yönde karar verebilir ve bu eylemi ‘hakkın kötü niyetle kullanımı’ sayabilir...” Yani eyleme katılanlar işten atılma dışında çok ciddi hukuki sonuçlarla yüz yüze kalabilecekti. Bunun göze alınacağı çok önemli anlar olabilir kuşkusuz ancak burada böyle birşey de söz konusu değildi. THY yönetiminin pilotları sindirmeye çalıştığı bir dönemde böyle bir kozun onlara verilmesi ise çok yanlıştı. Baş temsilcimiz Faruk Sayılır’ın ilk günden beri bu eyleme (haklı olarak) karşı oluşu tek başına bir etkendi. Evet sendika için büyük bir gövde gösterisi olacak ama çalışanlar adına hiçbir şey kazanılmadığı gibi, eyleme katılan bir avuç pilot ağır bedeller ödeyecek, toplum tümüyle sindirilecek, başka mücadelelerin de önü kesilecekti. Çünkü sendika tüzel kişiliği hukuken olayın dışında tutulup korunuyor ama..."

Doğruı söylemiyorsun Atilla bak Bahadır Kaptan bunu çok net açıkladı, bence sen gerçeklerle yüzleşmelisin:(http://www.airku le.com/default.asp?page=yazar&id=355) Bak ne demiş: Geçen yıl THY yönetiminin beni işten çıkarması üzerine yapılacak “Bir günlük uçuş durdurma eyleminden”  söz edeceğim. Eylemden bir gün önce sendika yönetiminin “Hava İş tüzelliğini koruma” amacıyla hazırladığı yazı şöyle diyordu: “...Bu çağrı, sendikamız Hava İş’in bir eylem çağrısı değildir. Pilotlar sadece kendilerini uçuşa hazır hissetmeme hakkını kullanacaktır...” Bu yazıyı okuduktan sonra Hukuk Danışmanımız Avukat Abdi Pesok’a, eyleme katılan arkadaşların ne gibi yaptırımlarla karşılaşabileceğini sordum. Çünkü iş durduracak kadar radikal olan bu eylem sadece bir avuç pilotun sırtındaydı ve olaya en çok tepki duyan hostesler bile dışında tutuluyordu. Sayın Pesok’un cevabı çok açıktı, hâlâ kelimesi kelimesine aklımda: (devamı var)

Sevgili havacılık çalışanları; unutmayınızki aynı gemideyiz! Yayınlanan haber, ulusal medyanında gözünün bizde olduğunu gösteriyor. Seversiniz - sevmezsiniz ama Sayın Atilay Ayçin Bey Sendikamızın Genel başkanı. Onun ve yönetim kurulunun aldığı basın açıklaması kararına kulak vermeyeliyiz ve de katılmalıyız... 91 de yaşanan grev de işe yeni başlamıştım, sivil hayatta. bahsedildiği üzre, akabinde işten atılmalar oldu. Ama bu hikayeyi anlatan-yorum yapan ve bukadar olumsuzluğu savunan suçlayan arkadaş hala THY çalışıyor. Bi çelişki değilmi sizce? Ayrıca Bahadır Kaptan ın işden atılması sonrası yapılacaklar ondan sonraki art niyetli gelişmeleri engelleyecekti. Ama malesef hiç bişey yapılmadı, yapılmak istenenleri bütün planlanan eylemleri bazı güçler engelledi. Bu konuyu Bahadır Kaptan hiç bir zaman izah edemedi ve kimseleri inandıramadı, bir meslekdaşı olarak benide. Değilmi Ayhan Kaptan, sizde inanmadınız? 23 Mayıs da Genel Müd. önünde görüşmek üzre. Emniyetli uçuşlar!

Bahadır Hocam gibi mert ve kavgadan kaçmayan, gözünü karartmış birisi savunsa haklarımızı keşke... sonu kapalı kapılar ardında pazarlıkla satılıp belli olan TİS lerin ekmeğimiz olmadığı umutlar besleriz geleceğe dair !!!

İşçi rumuzlu arkadaşım; yorumun haberemi yoksa A.Ayçin e mi? Pek anlaşılır değil. 12 Eylül darbesinden sonra Havacılık iş kolunda A.Ayçin in genel başkanlığı döneminde 2 defa Grev yaşandı diye biliyorum: Biri THY de diğeri Havaş da. Az önce havais.org.tr den de kontrol ettim. Amaç; iş olsun-laf olsun torba dolsun-bi şekilde konuyu A.Ayçin e getirip eleştiri yapayım... Hiç de hoş olmayan ve üstelik doğruluğu tartışılır cümleler içinizdeki kini gösteriyor. Sebebi ne acaba? Siz, bi işveren vekili ya da vekili olma amacı güden İŞÇİ olmayasınız!

1991 çok onurlu bir grevdi. 38 günlük direnişin öncüleri işten atıldı. İşverenin her attığı işçinin ardından bunların hesabın sormazsam namussuz ve şerefsizim diyen sendika ağasının gıdası oldu atılan öncüler. 2007 grev oylamasının sonucunda işveren aynı şeyi yaptı! Bu sefer işverenle ortak olarak! Bahadır kaptana sahip çıkmadıkları gibi, işverene teşekkür ve minnetlerini sundular. Sonrası malum. Temiz sendika isteyenler işverenci ilan edildi! Ne yazık ki bu ülkede ahlaksız ve vicdansızların iktidarlarını korumaları üzerine inşa edilmiş bir sistem mevcut. Şimdi bu parlementonun kendi ücret ve sosyal hakları için kaynak bulurken, emekçilere bakışında şaşılacak bir durum yok. Sendikacıların pişkinliği bu sistemin kendilerini koruyup kollamasından kaynaklanıyor. Grev hakkını ortadan kaldırmayı yasalaştırma cesaretini kendisinde görebilen iktidara mail atmakla olmayacağını bilemeyecek kadar aptal değiller ama, eh bu toplum nasılsa her önüne konulanın tadına baktıkça bu tiyatro devam eder...