Sigarayı bırakma veya bıraktırmayı özendirme tedavileri çok çeşitlidir; bireysel, davranış ve grup psikoterapileri yanında ilaç tedavileri de yapılmaktadır. En etkin yöntem, davranış tedavileriyle ilaçların birlikte kullanılmasıdır. ABD’de her yıl 50 milyon içicinin 20 milyonu sigarayı bırakmaya çalışır; uzun vadede bunların % 6’sı başarılı olur. Ancak mevcut en son yöntemlerle dahi sigarayı bırakanlarda 6-12 ay içinde %70-80 oranında relapslar (tekrar sigaraya başlama) görülmektedir.
Nikotin yoksunluğu
Nikotin vb. gibi kolinerjik ilaçların performansı arttırdığı bir gerçektir. Alzheimer ve Parkinson hastalarında dikkat, bellek ve bilgi işleme süreçlerine olumlu etkileri kanıtlanmıştır. Uçuş simülatöründe yapılan bir çalışmada, nikotinin özellikle iniş esnasında pilotların dikkat devamlılığını sağladığı gösterilmiştir.
Sigara bırakıldığında nikotinin vücuttan çekilmesiyle başlangıçta ciddi semptomlar görülür. Bunların en önemlisi psiko-motor becerilerde azalma ve performans düşüklüğüdür. Ergenlerde yapılan bir çalışmada, sigarayı bırakmayı takiben sözel bellek, işler bellek ve bilişsel performansta büyük düşüşler tespit edilmiştir. Diğer bir çalışmada, sigarayı bıraktıktan 24 saat sonra bilişsel işlevlerde ve reaksiyon zamanında belirgin azalma olduğu, uyanıklılık gerektiren görevlerde ciddi hatalar yapıldığı gösterilmiştir. 2003 yılında 20 uçuş görevlisi üzerinde yapılan bir başka araştırmada (12 saat sigara kesilmesinde) saptanan belirtiler; sinirlilik, gerginlik, konsantrasyon bozukluğu ve uyanıklık azalması ile tütün özlemidir (craving). Ayrıca reaksiyon zamanının uzaması, uyuklama, istek azalması ve muhakeme zayıflığı da görülür. Uçuş esnasında yapılan kayıtlarda da nikotin yoksunluğu nedeniyle bilişsel işlevlerde ciddi bozulmalar saptanmıştır. Kavgacılık, dürtüsellik, konfüzyon ve iştah artışı da olabilir. Ama en önemlisi, sigarayı bırakan uçucularda kaza riski artışı olasılığıdır.
Tütünün sakıncaları
Kalp-damar hastalıklarının oluşması ve özellikle iskemik kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin sigarayla büyük bir ilişkisi olduğu, sayısız bilimsel araştırmalarla tartışılmaz şekilde gösterilmiştir. Kalp-damar hastalıklarından ölen 35-69 yaş grubu hastaların % 25’inde etkenin sigara olduğu varsayılmaktadır. Kalp enfarktüsü sigara içenlerde kesinlikle daha fazladır. Önemli bir tespit de, sigarayı bırakmakla koroner hastalık riskinin hızla düştüğü, 2-3 yıl sonra içmeyenlerle aynı seviyeye geldiği; akciğer kanseri riskinin ise tütün kullanmayanlarla aynı düzeye gelmesi için 10-15 yıl gerektiğidir.
Sigarayı Bıraktırma Yöntemleri
A. Nikotin replasman tedavisi (NRT): Bu tedavinin esası, sigara ile alınan ve bağımlılık yapan nikotini kontrollü biçimde ve daha az dozda vücuda vermektir. Diğer yöntemlerden 2 kat fazla etkinliğe sahiptir. Özellikle bırakmanın ilk döneminde tekrar içme olasılığına karşı etkin olduğu kadar, yan etki riski de azdır. Aşağıdaki formlardan herhangi birisi, kişisel rahatlığa bağlı olarak tercih edilebilir.
1. Nikotin trans-dermal patch: (Smokepatch, Nicotinell) Cilde nikotinli flaster yapıştırmak suretiyle, sigarayı bırakma sonrası görülen yoksunluk semptomları da, sigara içme arzusu da bastırılmaktadır. Yapışma bölgesinde alerjik reaksiyonlar görülme oranı % 20’dir. Lokal kremler kullanılarak veya flaster yerinin değiştirilmesiyle sorun çözülebilir.
2. Nikotin sakız, şeker, pastilleri: (Nicorette, Nicotinell) Pleseboya göre % 40-60 oranında etkili olduğu gösterilmiştir. Flaster alerjisi olanlarda tercih edilebilir. Günde içilen sigara sayısı kadar kullanılması, ağızda yanak içinde tutulması önerilmektedir. Tad ve kokusunun kötü olduğunu, bazı kişilerde bulantı ve baş dönmesi yaptığı bildirilmektedir.
3. Nikotin inhaler: (Nicorette, Nicotin inhaler) Ağızdan içe çekildiğinde nikotinli buhar veren, sigara şeklinde plastik apareylerdir. Burun spreyi tipinde olanları da vardır. Öksürük, boğaz ve burun tahrişi yapsa da önemsizdir.
B. İlaç tedavileri:
1. Clonidin (Catapress): Tansiyon ilacıdır ve sigara bıraktırmada endikasyonu vardır.
2. Nortriptilin: (Aventyl, Pamelor): Trisiklik antidepresiftir; sigara bıraktırma amacıyla kullanılmaktadır. Sedatif yan etkileri yüzünden uçuşta kullanılması yasaktır.
3. Fluoksetin (Prozac): SSRI grubu bir antidepresif olarak, bazen sedatif bazen de aktivite arttırıcı etkileriyle uçuşta kullanılması uygun olmayan ilaçlardır.
4. Bupropion (Zyban, Wellbutrin): Antidepresif ilaçlar arasında en yaygın kullanılanı ve en etkili olanıdır. Günlük 300 mg. dozlarda nikotin yoksunluk belirtilerini %23’e kadar düşürür. Uyku bozukluğu, ağız kuruluğu, bulantı ve sara nöbetlerini uyarma gibi yan etkileri vardır. Nöbet oranı binde bir gibi çok düşük olmasına rağmen, genel popülasyondaki orandan yüksektir ve çok nadir de olsa uçuş esnasında ölüme yol açabilir. Bu ilacın hızlı jet dışındaki uçaklarda ve gözetim altında kullanılmasına müsaade edenler vardır. Bupropion ve Nikotin replasman tedavisinin ayrı ayrı veya birlikte kullanılmasıyla ilgili birçok çalışma yayınlanmıştır. Bu tedavilerin nikotin yoksunluk belirtilerini azalttığı veya ortadan kaldırdığı, performansı arttırdığı gösterilmiştir.
5. Varenicline (Chantix, Champix): En etkili ve en popüler sigara bırakma ilacıdır. Otomobil kazalarını kolaylaştırıcı etkisi ortaya çıktığı için FAA tarafından pilot ve hava trafik kontrolörlerine yasaklanmıştır. İlacın yan etkileri arasında bilinç kaybı, epileptik nöbetler, intihar, mizaçta ani değişimler, canlı rüyalar (Chantix rüyaları), görüş bozuklukları, kalp ritm bozuklukları, cilt reaksiyonları bulunmaktadır. Bu ilaçla ilgili endişeler, sadece pilotlar için değil, otobüs ve tren sürücüleri ile diğer araç kullanıcıları için de geçerlidir. Ancak ilacın üreticisi Pfizer firması, sigaranın dünya çapında çok geniş sağlık sorunlarının sebebi olduğu, bu yüzden Chantix’i değerlendirirken kâr-zarar hesabı yapmanın gereğine dikkat çekerek, yan etkilerin zararsız olduğunu ileri sürdü.
Sonuç: Sigarayı bırakma döneminde hipoksi, vertigo, dekompresyon, G toleransı gibi uçuşa özel fizyolojik durumların irdelendiği çalışmalar yoktur. Ama sigaranın bırakılmasına bağlı nikotin yoksunluğunun, pilotun uçuşta karar verme yetisini, psiko-motor performansını ve ruhsal dengesini bozabilecek kadar ciddi sorunlar yaratabileceği bilinmektedir. Bu nedenle kişiye özel yoksunluk belirtilerinin gözlenmesi; özellikle pilotların ruhsal, bilişsel ve motor performanslarının takip edilmesi gerekir.
Sigarayı bıraktırma tedavilerinde kullanılan ilaçların uçuşta inkapasitasyon oluşturma riski vardır. Bupropion, Nortriptilin, Champix vb. gibi ilaçlar kullanılırken uçuşun kesilmesi, 1-2 haftalık bir tedavi sürecinden sonra ilaçsız olarak kokpite dönülmesi en uygun karardır. Buna karşılık nikotinli uygulamalar sırasında uçuşu kesme gereği yoktur, yani nikotin uçuşta da kontrollü biçimde verilebilir. “Pilotların uçuşta sistemik etkileri olan ilaçları kullanmasına izin verilmemesi” ilkesiyle çelişiyor gibi görünmesine karşın bu karar, nikotinin akut olumsuz bir etkisinin olmayışı, tersine bilişsel ve psiko-motor performansı arttırması ile açıklanabilir. Nikotinin zararı uzun vadede kalp-damar sağlığı üzerinedir.