Efsane çöktü. Türk işçi sınıfının yüz akı, sendikacılığın son kalesi yıkıldı. Bir zamanlar; toplu sözleşmeleri dört gözle beklenen, diğer sendikalara örnek olup onların işçisine moral veren, başkanının konuşmadığı her eylemin sönük geçtiği sendikal hareketin ve emek mücadelesinin en önemli yapısının kapısı mühürlendi.
Benim bu umutsuzluğuma karşı belki bir yerlerde yeniden yeşerecek mücadele tohumları vardır bilemem ama şu an için işçinin elindeki son fırsatı da kaçırdığından adım gibi eminim. Bir ara acaba mı dediysem de toplumun genelinde sendikanın gerekliliği konusunda yeterli bir duyarlılık olduğundan hep kuşku duymaktaydım.
Şimdilerde herkesin bu fikirde olduğundan emin olmama karşın uzun bir süre kimseden bir hareket gelmeyeceğine eminim. Değil mi ki, insanlar nedenleri ve akılsızlıklarını tartışacaklarına ha bire sorumlu arayıp birbirlerine saldırıyorlar, bu da geleceğin karanlığının ve soğukluğunun habercisidir herkesin bilgisine… Bu sonucun nedenleri kitaplara sığamayacak kadar çok, ama ilk bakışta görülebilecek kadar da basittir.
İktidar hırsı, inat, kişisel çıkarlar ve desteğini kaybettiği toplumun kendisini istememesi fikri karşısında o topluma karşı kinlenerek onları cezalandırma güdüsü…
Bazılarının derdi bu olabilir ama, çalışana olan nedir? Sebepler ne olursa olsun emeği ile kazanıp adam gibi yaşamak isteyen bir işçi, kendi örgütünün dağılmasına böyle duyarsız kalabilir mi? Eğer kalırsa, sonuçlarına katlanmak zorundadır. Bundan sonra olacak budur ve THY çalışanı kendi elleriyle ayaklarına kölelik prangasını vurmuştur. Ne yazık ki, ülkedeki korku imparatorluğunu son günleri yaklaşmakta iken THY çalışanları biraz daha dayanmayı başaramayarak korkunun esiri olup o güzelim yapıyı canlandıracağına ölüme terketmiştir.
Bu vesile ile THY’ye yeni bir Skytrax ödülü verilmeli. Zira hem yöneticiler, hem de çalışanlar bu ödülü analarının ak sütü gibi hak ettikler. Çünkü; bildiğimiz kadarıyla dünya sivil havacılık tarihinde, şirket yönetim kurulu başkanının aynı zamanda çalışanların sendikasının da başkanı olduğu başka bir örnek yok… Bu bakımdan, çalışanın hür iradesine saygı göstererek sayın Hamdi Topçu’ya her iki görevinde de başarılar dilerim.