1/ İniş Takımı Yuvasında Kaçak Yolcu:

     Yere ve ölüme 200’≈ 61,9 m kala

Sidney-Tokyo seferini 22 Ağustos 1970’te yapan DC-8 tipi uçağın iniş takım yuvasına, meydana gizlice giren 14 yaşındaki Keith Sapsford saklanmıştı. Oldukça yaramaz ve ailesine problemler çıkartan Keith, motorlar çalışmadan önce yuvanın kapakları kapanınca yerdeki görevlilerden iyice gizlenmişti.

Ancak kalkıştan sonra iniş takımlarını yukarı alma komutu başlatılınca yuvanın kapakları tekrar açılmıştı. Bu esnada yuvaya tutunamayıp, yerden yaklaşık 200’≈ 61.9 metre yükseklikten düşüp ölmüştü.

O sırada amatör bir fotoğrafçı, polaroid kamerası ile havaalanında resimler çekerken Keith’in düşmesi kadrajına girince olay açığa çıkmıştı.

      DC-8’in iniş takım yuvasına bakım için girmiş teknisyenin pozisyonu

2/ Challenger Uzay Mekiği:

28 Ocak 1986’da Challenger uzay mekiğinin yedi kişilik ekibi: Beş tanesi astronot, ikisi ise özel yük yükleme uzmanı olarak göreve başlamışlardı. Kalkıştan 37 saniye sonra ve yerden 46.000’≈14 kilometre yükseklikte, Atlas Okyanusunun üzerinde mekik infilak etmişti. Kaza sonucu ekibin hepsi ölmüştü.

   Challenger uzay mekiğine binmek üzere asansöre giden ekibin son fotoğrafı

              İnfilak sonrası Uzay Mekiğinin görüntüsü

Felakete Challenger’ın sağ katı yakıt güçlendiricisindeki “O” halkalarının bağlantı contalarındaki arıza neden olmuştu. Tüm mekik uçuşlarının 25’i, Challenger’ın onuncu uzaya  çıkışıydı.

NASA, kazadan sonra 2010’a kadar kazanın ayrıntılı bilgisini paylaşmaktan kaçınmıştı. CNN TV’deki canlı yayın görüntülerine sonradan amatör kameralar ve Rusya’nın nispeten ayrıntılı kayıtları kamuoyuna yansımıştı. Hükümet ve NASA, kazanın bilgilerini saklama konusunda çok fazla eleştirilmişti.

3/ San Diego Üzerinde Çarpışan Uçaklar:

25 Eylül 1978’de Pacific Southwest Airlines’ın182 sefer sayılı B-727 tipi uçağı Sacremento-San Diego seferini yapıyordu. Sacremento meydanına görerek yaklaşma yaparken tek motorlu Cessna-172 tipi uçakla havada çarpışmıştı.

            Çarpışmadan 182 sn sonra B-727’nin görünümü

Kule, B-727’ye diğer uçağı takip etmesini söylemiş ama uçuş ekibi  tüm arama çabalarına rağmen özel uçağı göremediklerini söylememişlerdi. B-727, yaklaşmada Cessna’nın üzerinden geçerken çarpışmışlardı. Ayrıca ATC radarında otomatik çarpışma uyarısı çıktığı halde kontrolör es geçip bunu uçaklara ve kuleye bildirmemişti.

İki uçak yerleşim sahasına düşmüştü. Uçaklardaki toplam 137 kişi ve yerde de 7 kişi, 144 ölü, sadece yerde 9 kişi ağır yaralanmıştı. Ayrıca 22 evden bazıları yıkılmış, bazıları da hasarlanmıştı.

Görüntüleri kaydeden TV muhabiri ise Pulitzer Gazetecilik ödülü kazanmıştı.

4/ And Dağları Trajedi ve Mucizesi:

13 Ekim 1972 günü Uruguay Hava Kuvvetlerine ait Fairchild FH-227D tipi uçak, uçuş numarası 571 olarak Montevideo’dan Şili’nin Santiago kentine uçuyordu. Uçakta sporcular ve aileleri, arkadaşları, toplam 40 yolcu ile 5 kişilik ekip vardı.

And Dağlarını geçmeye çalışırken pilotların yanlış konum değerlendirmesi sonucu hatalı rapor vererek alçalmaya başlamışlardı. Bir süre sonra deniz seviyesinden 4.200 metre yükseklikte bir buzula çarpmışlardı. Uçak aşağı sürüklenirken her iki kanadı kopmuş, ancak 3 bin 660 metrede durmuştu.

Kaza mahallinde bulunan fotoğraf makinasındaki yolcuların son fotoğrafı

Üç ülkenin arama kurtarma ekipleri sekiz gün boyunca kazazedeleri aramış ama kar ve buz örtüsünün de olumsuz etkisiyle bir iz bulamayınca çalışmalar durdurulmuştu. Toplam 29 ölümün 12’si kazada, diğerleri birkaç gün içinde gerçekleşmişti.

Geride kalan 16 kişi, dağda açlık ve soğukla mücadele edebilmek için cannibalism (türdeş canlı yeme, yamyamlık) yapmışlardı. İki aydan fazla bu durum devam etmişti. Daha sonra içlerinden iki kişi zorlu bir yürüyüşle Şili’ye ulaşmış ve yardımı sağlamışlardı. 72 gün sonra 22-23 Aralık 1972’de geriye kalanlar kurtulmuştu.

         Enkaz ve hayatta kalanların bir kısmı

Kaza ve sonrası sosyoloji, din, psikoloji, politika vb. disiplinlerde sıkça etik, moral tartışmaları düzenlenmişti. Konuyla ilgili pek çok belgesel ve konulu filmler çekilip kitaplar yayınlanmıştı.

5/ Yanlış Motor Durdurma:

TransAsia havayolunun 235 sayılı uçuşu için ATR-72 tipi uçak, 4 Şubat 2015’te Tayvan’ın Taipe Songshan Havaalanından kalkmıştı. Kalkıştan iki dakika sonra 1.650’≈ 500 metre yükseklikte sağ (iki numaralı) motor arızasını uçucular bildirmişti. Ne var ki pilotlar yanlış değerlendirme yaparak faal, sol (bir numaralı) motoru durdurmuşlardı.

  TransAsia 235’in son saniyeleri

Takatsız kalan uçak sola ve keskin  yatışa girerken irtifa kaybetmeye başlamıştı. Sol kanadı viyadükteki bir taksiye, ardından yolun korkuluğuna çarpıp kopmuştu. Bunun sonucunda pistin 5 kilometre ötesinde Keeling nehrine ters dönerek düşmüştü.

  Nehirdeki enkaz ve kurtarma ekiplerinin çalışmaları

Uçaktaki 53 yolcu ve 5 ekip üyesinden 48’i ölmüştü. 15 kişi çeşitli yaralarla kurtulurken kanadın çarptığı taksideki iki kişi de yaralanmıştı. Uçakta Çin Halk Cumhuriyeti’nin 31 vatandaşı bulunuyordu. Kaza sonrası her iki Çin arasında ciddi politik tartışma ve ültimatom trafiği yaşanmıştı…

6/ Hindenburg Zeplin Kazası:

3 Mayıs 1936’da “Hindenburg” isimli zeplin  aynı yıl içinde 11. kez ABD’ ne gidiş-dönüş seferine Almanya’dan başlamıştı.

       Hindenburg’un kuleye bağlanma esnasındaki patlama ve yangını

Zeplinler normalde yanıcı olmayan helyum gazıyla şişiriliyordu. Ne var ki Nazi’ler iktidara gelince Almanya’da üretilemiyen helyum gazını ABD bir tür ambargo olarak satmıyordu. Bu yüzden Hindenburg çok yanıcı hidrojen gazıyla şişirilerek sefere başlamıştı.

6 Mayıs’ta Amerka’ya ulaştıklarında şiddetli fırtına nedeniyle güneye, Atlanta’ya doğru açılmışlardı. Fırtınanın geçtiği haberini alınca, her zamanki varış noktası olan New Jersey’deki Lakehurst istasyonuna yönelmişlerdi. 12 saat gecikme yapılınca meydan yetkilisi zeplinin bağlanmasıyla ilgili bir takım kısıtlamalar getirmişti. Bu yüzden her zamankinden çok farklı ve ilk kez deneyecekleri bir manevrayla kuleye yaklaşmışlardı.

  Hindenburg’un yangın ve patlamalarla yere düşme aşamaları

Yere bağlanmak için halatlarını sarkıtıp 150’≈ 45m ye alçalmışlardı. Bağlanma kulesine yanaşırken zeplinin kuyruk tarafı çarpmıştı. Çarpma sonucu patlama olmuş ve yangın başlamıştı. Motorlarını durduran zeplinde yangın hızla büyüyerek yere çakılmıştı.

Zeplinde bulunan 36 yolcu, 61 ekip üyesi, toplam 97 kişiden 36’sı ölürken diğerleri ciddi yanıklarla kurtulmuşlardı. Ayrıca yerde görevlilerden bir ölü, bir kişi de yaralanmıştı. Gazete ve radyo muhabirleri kazayı baştan sona tanıklık edip çok ayrıntılı kaydetmişlerdi.

Kazayla ilgili birçok neden arasında sabotaj, statik elektrik birikimi ve hidrojen kaçağı problemi, hatta Hitler’in imha emri (kaptanın Nazi karşıtı olması nedeniyle) verdiği iddiaları öne sürülmüştü. Ne var ki havacılık tarihine çözülememiş bir sır olarak geçmişti. Bu kaza zeplinle ticari taşımacılığın bir anda sonu olmuştu.

7/ Paris Concorde Kazası:

Air France Havayolunun 4590 sefer sayılı Concorde uçağı Paris (CDG)- New York (JFK) uçuşu için 25 Temmuz 2000’de Charles de Gaulle Meydanının 26L pistinden kalkışa başlamıştı.

Hemen önünden kalkan Continental Havayollarının DC-10 tipi uçaktan piste düşen bir metal şerit, sol iniş takımındaki lastikleri patlatmıştı. Buradan kopan parçalar sol kanattaki beş numaralı yakıt deposunu hasarlayınca sızıntı başlamıştı. Ardından bir ve iki numaralı motorlarda güç kaybı sonra da iki numaralı motorda yangın başlamıştı.

    Concorde’un 2 nolu motoru yanarken havalanışı (video kaydından)

Uçak V1 süratini (kalkışa devam etme veya vazgeçme sürati) geçtiği için kalkışa devam edilmişti. İniş takım kapağı hasarlandığından yukarı alınamamış bu da uçağın aerodinamik bütünlüğünü bozarak geri sürüklemeyi arttırmıştı. Sonra bir nolu motor tekrar normale dönmüştü.

Geri sürükleme artınca üç motorun takatı uçuş için yetersiz kalmıştı. Kısa bir süre sonra bir numaralı motor tekrar durunca çok fazla asimetrik takat oluşmuştu. Pilotlar yakındaki Le Bourget meydanına inmeye çalışmışlardı. Ne var ki sağ kanatta çalışan iki motor uçağın uçması için yetersiz kalmış, ardından pilotlar onları da durdurmuşlardı! Sola 100°'lik yatışa giren uçak stall (uçağın uçamama durumu) olup yere çarpmıştı.

Kaza sonu yapılan incelemelerde pistteki metal şeridin hasarlarına ilaveten o şartlarda izin verilenden yaklaşık bir ton daha fazla kalkış ağırlığı ve aerodinamik merkezin de (CG) limit dışı olduğu ortaya çıkmıştı. DC-10’dan kopan parçanın da bir bakım hatasından kaynaklandığı tespit edilmişti. Öte yandan ilk baştan beri iniş takımlarının motorların önünde ve çok yakın olması her zaman eleştirilmişti. Sonuçta bu tasarım hatası da kazada önemli faktördü.

Uçakta 100 yolcu ve 9 kişilik ekipten kurtulan olmamış, yerde ise 4 ölü, 6 kişi yaralanmıştı. O sırada yoldan geçen bir şöförün eşi olayın videosunu kaydederken yukarıdaki resmi de Japonya’dan gelen uçağın içindeki yolcu çekmişti. Bunlar  kaza analizine büyük yardımı dokunmuştu.

Bu ölümcül kaza Concorde için sonun başlangıcı olmuştu. Air France ve British Airways uçakları 2003’te yere almışlardı.

8/ Füzeyle Yolcu Uçağının Düşürülmesi:

Malezya Havayollarının MH-17 sefer sayılı B-777 200ER tipi uçağı, 17 Temmuz 2014’te Amsterdam-Kuala Lumpur seferini yapıyordu. Ukrayna üzerinde 33.000’≈ 10.058 metre yükseklikte uçarken yerden atılan bir füzeyle düşürülmüştü. Uçak, Rusya sınırına 50 kilometre kala Rus ayrılıkçı güçleri tarafından BUK (SA-17) türü bir füzeyle vurulmuştu. 

Anne ve dört yaşındaki kızının enkazdan çıkartılan uçuşta çekilmiş fotoğrafı

Füze fırlatma sistemleri kazadan hemen sonra Rusya’ya götürülmesine rağmen ABD, Alman, İngiliz istihbarat servisleri, atışın Ukrayna topraklarında bulunan ve Rusların yönetimindeki ayrılıkçı militanlar tarafından yapıldığını açıklamışlardı. Ayrıca kaza günü füzelerin Rusya’dan getirildiğini de iddialarına eklemişlerdi. Suçlamalar artınca militanlar, Ukrayna uçağıyla karıştırıldığı iddiasında bulunmuşlardı…

Uçaktaki on ülkeye mensup 283 yolcu ve 15 kişilik ekibin tamamı ölmüştü. Teknik soruşturmayı Hollanda sivil havacılık yetkililerin başkanlığındaki heyet yürütmüş aynı suçlamayı getirmişlerdi.

Bunun üzerine Hollanda ve Avustralya hükümetleri kazadan Rusya’yı sorumlu tutmuşlardı. Her zaman olduğu gibi Rusya iddaları reddetmiş ve sorumluluğun sadece Ukrayna hükümetinde olduğunu savunmuşlardı.

      B-777 200ER uçağının enkazından toplanabilenler incelenirken

Nisan 2014’te ICAO, Ukrayna üzerinden ticari uçuşların büyük risk taşıdığını uyarmıştı. Ayrıca Donetsk bölgesi ve güneyinde 32.000’≈ 9.750 metre altında her tür ticari uçuşa yasak getirilmişti.

9/ Jan Davis’in Son Atlayışı:

Kaliforniya’daki Yosemite Vadisi ve ulusal parkında bulunan The Captain tepesi önce dağcıların tırmanışları, daha sonraki yıllarda serbest paraşüt (base) atlayıcılarının hep ilgisini çekmişti.

Bir süre sonra park yönetimi 2 bin 308 metre yükseklikteki tepeden base atlayışlarını yasaklamış ve park bekçileri dağcılara ve diğer misafirlere kötü davranışlarda bulunmaya başlamıştı.

  Solda Jan Davis’in son atlayışı, sağda The Captain tepesinin uzaktan görünümü

Aslen ünlü bir kadın dublör olan Jan (Janet) Davis, 22 Ekim 1999’da yasaklamaları ve kötü davranışları protesto için The Captain tepesine gizlice arkadaşlarıyla çıkmıştı. Tırmanışta bekçilerle kovalamaca yaşanmış ve kendi paraşütünü alamadan tepeye ulaşmıştı. Başkasının teçhizatını atlayışta kullanmış, talihsiz bir şekilde paraşütü açılmayınca parçalanarak ölmüştü.

10/ Ölümcül Viril (*):

Brezilya’nın VoePass Linhas Aéras Havayolunun ATR-72 500 tipi turboprop uçağı 9 Ağustos 2024’te Cascavel Meydanından São Paulo için 58 yolcu ve 4 kişilik ekiple kalkış yapmıştı.

Rotada buzlanmaya başlayan uçakta buzu engelleyici ve buz çözücü sistemler kullanılmamıştı. Aerodinamik yapısı bozulan uçağa, diğer trafikler nedeniyle uçuş seviyesinin korunmasını radar ikaz edince hücum açısını gittikçe arttırmıştı.

Viril içindeki ATR-72 uçağının yerden çekilmiş resimleri

En son 17.000’≈ 5 bin 181 metrede stall olan uçak önce sola yalpalamış ardından sağdan devamlı dönüşle virile girmişti. Düşüş ve yere çarpma hızı 120m/saniye [FDR’ı (kara kutulardan birincisi) bulunduktan sonra] olarak ölçülmüştü.

Uçak São Paulo şehrinin 76 kilometre kuzeybatısına düşmüştü. Uçakta bulunan 62 kişinin tamamı ölmüştü.

(*) Viril (Spin): Uçağın havada bir nedenle uçamaması (stall) sonucu dikey ekseni etrafında dönerek hızla irtifa kaybetmesidir.    

11/ Sıcak Hava Balonun Kazası:

Yeni Zelanda’nın Carterton kentinden 7 Ocak 2012’de kalkan sıcak hava balonu, 45 dakikalık uçuştan sonra inişe geçtiğinde yüksek gerilim hattına çarpmıştı. Kaza sonucunda alev alan balon patlamış ve içindeki 11 kişi ölmüştü.

     İngiltere yapımı ZK-XXF numaralı balonun kaza anı

Balon pilotuna sonradan yapılan otopside uyuşturucu madde etkisinde olduğu anlaşılmıştı. Ayrıca kaza, yörede iki gün elektrik kesintisine neden olmuştu.

Kazadan sonra Yeni Zelanda Hükümet yetkilileri hava, deniz, tren, karayolunda vb. araç kullananların uyuşturucu ve alkol kullanımıyla ilgili yeni kısıtlamalar getirmişti.

12/ Motorun Havada Kopması:

25 Mayıs 1979’da American Airlines AA-191 sefer sayılı DC-10 tipi uçağı, Chicago O’hare Meydanından Los Angeles için kalkışa başlamıştı. Uçakta 258 yolcu ve 13 kişilik ekip vardı.

Kalkışta sol kanat altındaki 1 nolu motor, paylonuyla (motorun kanat veya gövdeye bağlantı elemanı) birlikte kopmuştu.  Yaklaşık sekiz tonluk kütle yere düşmüştü. Kopuş esnasında sol kanada çarparak slatları (yardımcı kaldırma yüzeyleri) hasarlamıştı. Bunun üzerine sol kanat slatları otomatik olarak kapanmıştı.

Uçak 300’≈ 91 metreye ulaştığında sol kanat slatlarının kapanması, motorun kopması sonucu kaldırma kuvveti yetersiz kalmıştı. Ayrıca asimetrik yapı nedeniyle uçağın dengesi bozulup sola 112°'lik yatışa girmişti. Kalkıştan 31 saniye sonra yere çarpmış ve akabinde yangın çıkmıştı.

AA-191 DC-10 uçağı Chicago O’hare meydanına düşmeden az önce

Hidrolik, yakıt, elektrik, fan kompresörlerin dönüşü vb. sistemlerin bağlantıları, kopan paylonun içinden geçtiği için 1 nolu motorun problemlerini kokpitte açıklayacak göstergelerin hepsi çalışmaz olmuştu. Dolayısıyla uçuş ekibi neler olduğunu kavrayamamıştı.

Kaza sonucu uçaktaki 271 kişiye ilaveten yerde de 2 ölü 2 yaralı (sonradan onlar da ölmüştü) ile büyük kayıp olmuştu.

DC-10’un pist üzerindeki motor ve paylon parçaları

Yetersiz bakım ve kontrol usullerindeki hatalar nedeniyle motoru kanada bağlayan paylonun yapısındaki hasarlanma-deformasyon sonucu kazanın olduğu NTSB raporunda ayrıntılı açıklanmıştı. Ayrıca uçaktaki diğer tasarım hataları da belirtilmişti. Örneğin hidrolik kaybında slatların otomatik kapanması, stall uyarı sisteminin tek bir elektrik kaynağından (1 nolu jeneratör) beslelenmesi vb.

Daha sonra Ulusal Bilimler Akademisinin “kaza panelinde” tüm uçakların pilot eğitimlerinde genellikle tek bir arızaya odaklanmanın yanısıra çoklu sistem kayıplarındaki usullerinin de programlarına eklenmesi önerilmişti.

13/ Air India Ai-171 Kazası:

12 Haziran 2025’te Air India Havayolunun Ai-171 sefer sayılı B-787 tipi uçağı Ahmedabad-Londra seferi için kalkıştan 32 saniye sonra pist uzantısında düşmüştü. Ardından patlamayla birlikte yangın çıkmıştı. Uçak yaklaşık 625’≈ 190 metre tırmanabilmiş sonra kademeli olarak irtifa kaybetmişti. Kameralara yansıyan görüntülerde iniş takımları aşağıda ve RAT (harici hava türbini) açılmıştı.

Üç çocuklu ailenin yerde özçekim fotoğrafı

Uçakta 230 yolcu ve 12 kişilik ekip vardı. Uçaktaki 242 kişiden sadece 11A koltuğunda oturan bir kişi yaralanarak, kendi çabalarıyla enkazdan çıkabilmiş, diğerleri yaşamlarını yitirmişlerdi. Ayrıca bir öğrenci yurduna çarpan uçak yerde 19 kişinin ölümüne, 67 kişinin yaralanmasına neden olmuştu.

2014 yapımı uçağın FDR’ı (kara kutu) bulunduktan sonra ilk açıklamada her iki motorun ana yakıt kontrol şalterlerinin bir saniye arayla CUTOFF ardından ON konumuna geçtiği belirtilmişti. Bu nedenle motorlarda durma-takat kaybı meydana gelmişti. Tekrar ON durumunda bir nolu motor henüz yeniden çalışmaya başlamışken uçak yere çarpmıştı.

Bu şalterlerin neden, nasıl ve kim tarafından OFF-ON hareketlerinin gizemi henüz çözülememişti. Ayrıca henüz resmi araştırma ve incelemeler henüz tamamlanmamış, kaza sonuç raporu yayınlanmamıştır. Buna rağmen yazılı, dijital platformlarda kazayla ilgili pek çok spekülatif haber, yorum, teori, iddia vb. halen azalarak da olsa sürmektedir.

Air India B-787’sinin yerden havalandıktan ve çarpma sonucu yangının resimleri

14/ Suya Zorunlu İniş:

23 Kasım 1996’da Etiyopya havayollarının 961 uçuş numaralı B-767 uçağı Adisababa- Nairobi seferinde 39.000’≈ 11 bin 880 metrede uçarken üç hava korsanı tarafından kaçırılmıştı. Bomba tehdidi ile korsanlar kaptandan Avustralya’ya uçmasını emretmişlerdi.

Kaptanın defalarca yeterli yakıt olmadığını, taleplerini gerçekleştirebilmek için ara meydana yakıt ikmali için iniş yapma önerisini reddetmişlerdi. Uçuş magazininde uçağın menzilinin Avustralya’ya yeterli olduğu bilgisi yazdığını, kaptana güvenmediklerini  söylemişlerdi!

Kaptan bu kez sahil boyunca güneye doğru uçuşu yakıt bitinceye kadar sürdürmüştü. En sonunda yakıt tükenince önce sol motor durmuştu. Komor adalarının Moroni sahilinden 460 metre açıkta, sığ sulara zorunlu iniş yapmıştı. Ancak görünmeyen mercan resifine sol kanadı çarpınca uçak sola savrularak gövdesi farklı yerlerden parçalanarak durmuştu.

 Uçağın sol kanadı denizdek mercan resifine henüz çarptıktan sonraki görünümü

Parçalanan uçakta 163 yolcu, 12 kişilik ekip vardı. Kaza sonucunda 125 ölü, 46 yaralı ve 4 kişi de sağlam olarak (aralarında bir tane korsan da vardı) kurtulmuştu. Kurtulanların ifadelerine göre: Yolcuların bir kısmı uçağın içine su girmeye başlayınca panikleyerek can yeleklerini önceden şişirdikleri için çıkış yerlerinden geçemeyip sıkışarak ölmüşlerdi.

Uçağın suya zorunlu inişini, o sırada sahilde bulunan bir çiftin çektiği video ile kaydetmişlerdi. Bu görüntüler havacılık tarihine önemli bilgiler kazandırmıştı…

         B-767’nin parçalanmadan az önceki görünümü

Başvurulan Kaynaklar:

-Zeppelin Hindenburg: An Illustrated History of LZ-129 (Dan Grosman& Cherly Ganz& Patrick Russel, The History Press-2017)

-Encylopedia Britannica

-Miracle in the Andes:72 Days on the Mountain and My Long Trek Home (Nando Prado & Vince Rause – Crown Publishers, 2006

-Asn.flightsafety.org

-www.airdisaster.com

-www.wikipedia.org

-New York Times gazetesi

-The Guardian gazetesi

-The Daily Telegraph gazetesi

-www.internetarchive.org

-www.simpleflying.com

-www.airindia.com

-www.aeropeep.com

-www.bbc.co.uk

-www.cnn.com

-www.avherald.com

-www.youtube.com/watch?v=m0Q58_G_e5I

-www.allthatsinteresting.com